Bir yaprak düştü gökyüzünden.
Hayır,gökyüzünden yaprak nasıl düşsün.
Ama başımı yukarı kaldırdığımda gökyüzü vardı sadece.
Tabi ya unutmuşum bir evin ikinci katına bakmayı.
Nasıl göremedim o asmayı.
Belki görmemezlikten geldim.Çünkü evler, şehirler,insanlar bunaltıyor ruhumu.
Gökyüzüne baktım.
Bulutlar yavaş yavaş yerlerini almaya başlamış.
Nasıl da üç ay alışmışım bulutsuz bir gökyüzüne.
Sonunda geldin sonbahar.
Nasıl da bunalttı bu sıcaklar beni.
Eridim resmen bir mum gibi.
Nasıl da hemen belli ettin geldiğini.
Ama ben bu sene biraz farklıyım sanki sonbahar.
Hissizleştim sanki bu aralar.
Önceden nasıl da yaşam doluydum ben,
ve sanki benim hislerime karşılık nasıl da erken geldin sen.
Yeni başlangıçlarım olacak bu sene
yeni bir okulum,yeni bir arkadaşlarım hatta yeni öğretmenlerim olacak.
Bende o okul başlayacak diye her sene olan sevincimden
eser yok gibi.
Ne oldu bana böyle birden?
Sanki birileri umutlarımı siyah-beyaz şehirlere kilitlemiş gibi.
Yoruldum belki de sahte insan yüzlerinden
Sahi değer mi bu kadar üzülmek bir insan yüzünden
Hoş geldin Sonbahar...
Umarım beraberinde yeni umutlar,mutluluklar getirirsin.
Ne güzel demiş Murathan Mungan:Yaşadığım falan yok,sadece ölmezden geliyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder